STRES YÖNETİMİ

Baharın kitaplığından merhaba, stres yönetimi kitabın adı. Ancak başarıya ulaşmak için bu başlık adı altında etkili stratejiler sunuyor. Kitap örgütsel sağlık alanında çalışan iki kişi tarafından yazılmış ve bu kişiler birleşik krallığın en etkili isimleri olarak biliniyor. Çokca stres, psikoloji  imgeleme,davranış değişikliği üzerine ilerlese de iş stresiyle nasıl baş edilir ve bunun eylem palnı nasıl olmalıdır konusunda bize bir yol haritası sunuyor.

Kitap sorularla başlıyor. İçinde her davranışa göre stres ölçüm testleri var.  Ve kapanışı kendimize ait nasıl bir eylem planı yapabiliriz. Örnek verilmiş ve bir şirket için örnek bir stres politikası hazırlama rehberi sunulmuş. Güzel bir uygulama bence olmalı. Ve işe girerken her çalışana verilmeli. Bunu uygulayan bir şirket var mı türkiyede bilmiyorum anca stres yönetim merkezleri varsa yurtdışında sanırım onların vardır.

Güzel bir tanımın altını çizmişim beni etkiledi. Diyor ki baskı, algılanan başa çıkma becerinizi aştığında stres ortaya çıkar.  Yani stresi tetikleyen sadece bir görevin son teslim tarihi değil aynı zamanda korkutucu olarak algıladığınız bir durumla başa çıkabileceğinize inanıp inanmadığınızdır.

Çok fazla baskı anksiyeteye ve tükenmişliğe sebep olurken, çok az baskıyla sıkılırız hatta duyarsızlaşabiliriz. Sonunda yine iş göremez hale geliriz

Stresin kaç duygusal tepkisel anksiyete iken savaş duygusal tepkisi öfkedir.

Tuzaktan kendini kabul etmeye adlı bir bölüm okuyup Baharın kitaplığında bu bölüm çok boyutlu gevşeme meditasyonu ile bir kapanış yapmayı planladım. Hayatımda ilk kez beni dinleyen bir topluluğa meditasyon yaptırmayı deneyimleyeceğim. Bakalım başarabilecek miyim bu da benim seslendirme stresim olsun.

Benimle meditasyon yapmak ister misin? Kulağa biraz tuhaf gelebilir çünkü ben bir marka deneyim anlatıcısıyım. #baharınkitaplığı adlı bir podcast yayınım var. Evdeki kitaplığımı dijitale taşıdığım ve kitaptaki notlarımı seslendirdiğim bir yayın. Yayın içinde kendime sadece 3 defa seslendirme hakkı tanıyorum. Gerçekten bu yayınları uzun dakikalar yapanları da yürekten kutluyorum. işin içine girmeden bilinmiyor. Aslımda profesyonel bir çok destek de istiyor. Ben şu an için elimdeki olanaklarla ilerliyorum.

Bu işin profesynonellik dışında benim için bireysel zorluğu da var. İlk başlarda kendi sesimi mekanik olarak duymaktan irkiliyordum ve sözcükler okuduğum kitap Türkçe olmasına rağmen fark etmeksizin kelimeleri okurken hata yapıyor, nefesim yetmiyor ve sürekli -olmadı baştan tekrarları- yapıyordum. Çünkü bir yanım “mükemmel olmalı bence bu notlar sana kalsın, kimseyle paylaşma” diye bağırıp dururken diğer yanım “denemelisin bahar, sınıfta ders anlatırken de hata yapıyor ve devam edebiliyoruz” diyor.

Dijital kitaplığımı oluştururken kendimle olan mücadelemi ve sesimin yolculuğunu da merak etmeye başlamıştım.

Genelde iş dünyası ile ilgili okuduğum kitap notlarımı paylaşıyorum. Bazı bölümler içinde “Sürpriz” adını verdiğim -o an kitabı açıp karşıma çıkan- bölümü okuyorum. Benim için de okuyup özetini çıkardığım nasıl paylaşacağımın kurgusunu yazıp çizdiğim bir an da bir an da ses oyununu kendim için de değiştirmiş oluyorum.

61. bölüm, 11 dk. sürdü. Stres yönetimi notlarımı paylaşırken kitabın içinde Profesor aynı zamanda bu kitabın yazarı olan Stephan Palmer’in geliştirdiği “Çok boyutlu gevşeme tekniği” adını verdiği bir meditasyonu okudum.

İçinde nefes alma, imgeleme, sesler, kokular, ve dokunma basit mantralar (1 ya da seçebileceğiniz başka bir rakam nesne gibi) bir dizi stratejiyi içeriyor. (3.30 dan itibaren sadece meditasyon içerir. Öncesinde kitap ile ilgilin notlar paylaştım. https://bit.ly/baharınkitaplığı

Yorum bırakın